AĞIR CEZA MAHKEMESİ
Ağır ceza mahkemesi; ilk derece ceza yargılamasında kanunda belirtilen ceza miktarı bakımından en ağır suçlara bakan mahkemedir. Ağır ceza mahkemesinin görevi, 5235 Sayılı Kanun’un 12. Maddesinde düzenlenmiştir.
Vuku bulan bir suçun ağır ceza mahkemesinin yargılama görevine giren suçlardan olup olmadığı 5235 Sayılı Kanunumuzun12. maddesinin suç vasfı ve ceza miktarı yönünden getirdiği kriterleri göz önüne alınarak belirlenir. Ağır ceza mahkemesinin görevi kapsamına girdiği belirtilmeyen suçlara asliye ceza mahkemesi bakmakla görevlidir. Fakat sanık, 18 yaşından küçük ise, yargılama görevi Çocuk ağır ceza mahkemesi tarafından yürütülür
Ağır ceza mahkemesi, adli yargı ilk derece mahkemesidir. Her il merkezi ile bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunlukları dikkate alınarak belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca kurulur. Kuruldukları il veya ilçelerin adlarıyla ile anılır. Heyet halinde çalışır, bir başkan ve yeteri kadar üye bulunur. Toplanması için bir ağır ceza mahkemesi başkanı ve iki üye şarttır. İş durumunun gerektirdiği yerlerde birden fazla daire şeklinde örgütlenebilir ve bu daireler numaralandırılır.
Ağır Ceza Suçları
Mahkemelerin görevleri kanunla belirlenmektedir. Dolayısıyla, Teşkilat Kanunumuz ağır ceza mahkemelerinin hangi tür ve ağırlıktaki işlere bakacağını açıkça göstermiştir. Buna göre, kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere;
-
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nda yer alan;
-
Nitelikli dolandırıcılık
-
Hileli iflas suçları,
-
Yağma
-
İrtikâp
-
Resmî belgede sahtecilik
-
Devletin güvenliğine, anayasal düzene, milli savunmaya ve devlet sırlarına karşı suçlardan;
-
Devletin birliğini ve ülke bütününü bozmak
-
Düşmanla iş birliği yapmak
-
Devlete karşı savaşa tahrik
-
Temel milli yararlara karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama
-
Yabancı devlet aleyhine asker toplama
-
Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma
-
Düşman devlete maddi ve mali yardım
-
Anayasayı ihlal
-
Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı
-
Yasama organına karşı suç
-
Hükümete karşı suç
-
T.C. hükümetine karşı silahlı isyan
-
Silahlı örgüt
-
Silah sağlama
-
Suç için anlaşma
-
Askeri Komutanlıkların gaspı
-
Yabancı hizmetine asker yazma, yazılma
-
Savaş zamanında emirlere uymama
-
Savaş zamanında yükümlülüklere aykırılık
-
Savaşta yalan haber yayma
-
Devletin güvenliğine ilişkin belgelere yönelik suçlar
-
Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme
-
Siyasal veya askeri casusluk
-
Devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama
-
Gizli kalması gereken bilgileri açıklama
-
Uluslararası casusluk
-
Devlet sırlarından yararlanma, devlet hizmetlerinde sadakatsizlik
-
Yasaklanan bilgileri temin
-
Yasaklanan bilgilerin casusluk maksadı ile temini
-
Yasaklanan bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadı ile açıklama
-
Taksir sonucu casusluk fiillerinin işlenmesi
-
Devlet güvenliği ile ilgili belgeleri elinde bulundurma suçları,
-
3713 sayılı TMK (Terörle Mücadele Kanunu) kapsamına giren suçlar,
-
Ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve on yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla ağır ceza mahkemeleri görevlidir.
Önüne gelen olaya bakan ağır ceza mahkemesi, görevli olup olmadığını kovuşturma evresinin her aşamasında resen dikkate alır. Ayrıca İlgililer de söz konusu mahkemenin görevsizlik iddiasında bulunabilirler. Şayet Mahkemenin görevli olmadığı anlaşılırsa, Mahkemenin vereceği bir kararla dosya görevli mahkemeye gönderilir. Bu karara karşı itiraz mümkündür. Ayrıca yetkisiz, maddenin değişiyle görevsiz hâkimin yaptığı tüm işlemler geçersizdir. Bunun tek istisnası ise yenilenmesi mümkün olmayan işlerdir. Örneğin, Tanığın ölmesi
Ağır Ceza Davaları Ne Kadar Sürer?
Ağır ceza davaları, yargılanan sanıkların sayısı, yargılamaya konu delillerin toplanıp toplanmamış olması, tutuklu sanıkların ele geçirilip geçirilememiş olmasına göre farklı sürelerde sonlanabilir. Dahası, ağır ceza davalarının evvelinde, yani soruşturma aşamasında, ifadesi alınan ya da alınmayan tanıkların, kovuşturma aşamasında dinlenmesi de yargılama sürecinin uzamasında rol oynar. Ağır ceza davalarını, istinaf, temyiz süreçlerini de dikkate alarak değerlendirmek gerekmektedir. Zira bu süreler Kararın neticelenmesinde rol oynamaktadır. Ağır ceza davalarında dava süresinin yaklaşık olarak 1 ila 3 yıl arasında sürdüğü kabul edilebilir. Ancak yargılamanın işleyiş hızını etkileyen birden fazla faktör bulunması nedeniyle sürecin daha kısa sürmesi yahut öngörülenden daha uzun sürede neticelenmesi ihtimal dahilindedir.
Ağır Ceza Avukatları
Ağır ceza davaları, kişilerin tüm hayatını önemli ölçüde etkileyebilecek telafisi neredeyse mümkün olmayan kararların alındığı ciddi bir yargılama süreci gerektirir. Dolayısıyla bu süreçte alanında uzman, özellikle de ağır ceza davalarına özel bir ilgi ve ehemmiyet gösteren avukatlardan hukuki destek almak yararınıza olacaktır. Çünkü bu tür davalar, özel bir ilgi tecrübe, cesaret ve mesleki bilgi ve beceri gerektirmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki ağır ceza avukatları neticeyi garanti edemez ve etmesi de kendilerinden beklenemez fakat öngörüleri ile süreci en doğru şekilde yönetebilir ve elde edilebilecek en iyi neticeyi elde edebilmek adına dava stratejisini kurgulayabilirler.