CİNSEL SUÇLARDA BERAAT SEBEPLERİ ( EMSAL KARARLAR)

CİNSEL SUÇLARDA CEZASIZLIK VE BERAAT KARARLARI

1. CEZA VE CEZASIZLIK

Ceza; uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım; suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım; cezasızlık ise, cezasız olma durumudur.# ceza avukatı

İşbu çalışmada genel olarak cezasızlık durumunu incelemek istemekle  birlikte, suçun daha hafif nitelikte kabul edilmesi ya da sanık hakkında herhangi bir indirim nedeninin uygulanması kısmi cezasızlık olarak değerlendirilmelidir.

2. GENEL OLARAK BERAAT NEDENLERİ

CMK m. 223/2 fıkrasına göre sanık hakkında beraat kararı verilebilir. Bu nedenler kanunda açıkça ve sınırlı bir şekilde sayılmış gibi görünse de kullanılan ifadeler sınırları belli olmayan ihtimallerin beraatle sonuçlanacağını göstermektedir. Buna göre:

a) Yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması,

b)Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması,

c)Yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmaması,

d) Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmesine rağmen, olayda bir hukuka uygunluk nedeninin bulunması,

e) Yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması hallerinde sanık hakkında beraat kararı verilebilir.

Esasen doğrudan çalışmanın  konusu olmamakla birlikte sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi halleri de burada belirtilmelidir. Bu haller ise:

a) Yüklenen suçla bağlantılı yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hali ya da geçici nedenlerin bulunması,

b)Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi,

c) Meşru savunmada sınırın heyecan, korku ve telaş nedeniyle aşılması,

d) Kusurluluğu ortadan kaldıran hataya düşülmesidir.

Benzer şekilde işlenen fiilin suç olma özelliğini devam ettirmesine rağmen, sanığın kusurunun bulunmaması dolayısıyla ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilebilecektir. Bu haller ise:

a) Etkin pişmanlık,

b) Şahsi cezasızlık sebebinin varlığı,

c)Karşılıklı hakaret,

d)İşlenen fiilin haksızlık içeriğinin azlığıdır.

Somut olayın özelliklerine göre ise sanıklar hakkında beraat kararı verilmesine neden olan haller (Aynı zamanda cinsel suçların ortaya çıkmasına engel olan hallerdir):

1)Delil Yokluğu

Suç olayları bir bütün olarak soruşturma ve kovuşturma makamlarına göre:

  1. Yetkili mercilerin olaydan haberdar olması,
  2. İlk ekibin müdahalesi olay yerinin ve delillerin korunması,
  3. Soruşturma görevlileri,
  4. Olay yeri çalışmaları,
  5. Delillerin laboratuvarda incelenmesi,
  6. Yargı aşaması olarak özetlenebilir.

İfadeler,belgeler ve maddi varlığa sahip şeyler dahil olmak üzere  iddia edilen bir gerçeğin varlığını kanıtlamak veya çürütmek amacına hizmet eden her türlü şey delildir. Genel olarak beyan, belge ve belirti delilleri olmak üzere üçe ayrılmaktadır. Beyan delili, suçun maddi yönüne ilişkin tanık, sanık ve diğer kişilerin açıklamalarını, belge delili, somut olayı temsil edici nitelikteki insan yapısı olan ispat vasıtalarını, belirti delili ise fiilin ardında kalan ve suçun dolaylı olarak ispatına yarayan doğal veya yapay iz ve emareleri ifade etmektedir.

Cinsel suçlar diğer pek çok suça nazaran oldukça gizli işlenen suçlardır. Kimselerin olmadığı, güvenlik kameralarının çalışmadığı ya da bulunmadığı, karanlık y a da loş bölgeler suçun işlenmesine elverişlidir. Genellikle tanık yoktur. Bu durumda tanık olarak mağdura itibar edilmesi dışında bir seçenek bulunmamaktadır.

Çocuklara karşı işlenen  cinsel istismar suçlarında, mağdurun çocuk olduğu, travma etkisi altında bulunduğu gözetilerek sürecin yürütülmesi gerekmektedir. Cinsel istismar, mağdur üzerinde fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik bir çok zarara yol açtığından bu kişilerle  görüşmek ve onlardan bilgi almak daha da zordur. Özellikle mental ve zihinsel sıkıntıları bulunan çocuklarda daha özel bir yaklaşım gereklidir. Görüşmeyi yapan kişinin hassas bir şekilde mağduru travmatize  etmeden yaklaşması gerekir. Bu da suç soruşturmasında görev alan kişilerin eğitimli ve tecrübeli olmasını gerekli kılmaktadır. Soruşturmanın güçlüğü konusunda bir diğer handikap mağdur bildirimi dışında delil elde edilememesidir.

 

 

YARGITAY DEĞERLENDİRMELERİNE GÖRE BERAAT VERİLMESİ GEREKEN ÖRNEK OLAYLAR

14. CD. 27/09/2018 gün, 2017/9602 Esas, 2018/5574 Karar

Dört yıl sonra başlatılan soruşturma,

''Mağdurelerin öğretmeni olan Fazlı'yla ilgili olaylardan yaklaşık dört yıl sonra...ifadesi ile başlayan soruşturmada, mağdurelerin hiç bir aşamada sanığın kendilerine yönelik eylemlerinden bahsetmemeleri, tanıklar Nizamettin,Orhan ile Coşkun'un mağdurelerin  isimlerini vererek ''bu öğrencileri öğretmenimiz dizine oturtarak soruları çözdürürdü'' şeklindeki beyanlarının sanığın bu eylemleri cinsel amaçla gerçekleştirdiği hususunda şüphe oluşturması ve tüm dosya içeriği nazara alındığında mevcut şüphe sanık lehine değerlendirilerek atılı suçtan (beş kez) beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,...''

14. CD. 09/05/2018 gün, 2015/3273 Esas, 2018/3487 Karar

Sanık savunması, HTS kayıtları ve tanık beyanları ile olayın intikal şekline göre sanığın beraati,

'... Sanık savunması, katılan  beyanları, savunmayı doğrulayan HTS kayıtları, sanığın olay tarihinde işyerinde bulunduğuna ilişkin tanık ifadeleri, olayın intikal şekli ve tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçları işlediği hususunda mahkumiyetine yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,...''

14. CD. 07/05/2018 gün, 2017/4600 Esas, 2018/3422 Karar

Doktor raporuna göre eylemin şüpheli kalması

''... Mağdur hakkında Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 29.08.2011 tarihli raporda '' ifadelerine ana hatları ile ve diğer delillerle desteklendiği takdirde itibar edilebileceği'' yönünde  görüş belirtilmesi, suça sürüklenen çocuğun atılı suçu işlemediği yönündeki savunmaları, mağdur tarafından olayın meydana geldiği bildirilen okulun üst katına ilişkin 31.05.2010 tarihli tespit tutanağı,mağdurun okulda olduğu zamanlarda gösterdiği davranışlara dair tanık öğretmenler Halil İbrahim, Halil ile Fatih'in  beyanları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, mağdurun genital muayenelerinde tespit edilen bulguların suça sürüklenen çocuğun eylemi ile oluşup oluşmadığı hususunun şüphede kaldığı ve mevcut şüphenin suça sürüklenen çocuk lehine değerlendirilerek atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,...''

14. CD. 08/03/2018 gün, 2017/8395 Esas, 2018/1720 Karar

Mağdurenin beyanlarının hayatın olağan akışına aykırı olması

''... Mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, olayın intikal şekli ve zamanı, savunma, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın, mağdureyle cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedenle cinsel ilişkiye girdiği ve üzerine atılı yağma suçlarını işlediği hususunda mağdurenin soyut ve hayatın olağan akışına aykırı beyanları dışında cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, mevcut haliyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı eyleminin reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturduğu gözetilerek bu suçtan mahkumiyeti ile yağma suçundan (iki kez) beraatine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle mahkumiyet hükümleri kurulması,...''

14. CD. 20/02/2018 gün, 2018/992 Esas, 2018/1176 Karar

Hürriyeti tahdit suçlarında 15 yaşını tamamlamamış mağdurlar açısından rızasının bulunup bulunmaması suçun sübutu açısından önemli değildir.

''Sanığın onbeş yaşından küçük olup yaşı itibariyle rızasının hukuki geçerliliği bulunmayan mağdure ile birlikte oturdukları mahallenin arka tarafındaki dağlık alana giderek cinsel ilişkiye girdikleri tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından  mevcut haliyle olayda sanığın, mağdureyi ailesinden habersiz şekilde dağa götürmesi şeklindeki eyleminin kişiyi hürriyetinden  yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilerek mahkumiyeti yerine oluşuna uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi,...''

A) YARGITAY DEĞERLENDİRMESİ

Yönlendirilerek ifade alınması,

Olayın uzun süre sonra şikayete konu edilmesi, dosya içerisinde bulunan mağdurenin anlatımına ilişkin  görüntü kaydının incelenmesinde ifadesinin yönlendirilerek  alındığının anlaşılması, suçun tüm unsurlarının tespite elverişli içerikten yoksun olması, sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi nedeniyle beraatine,

14.CD. 29/11/2016 gün, 2016/8327 Esas , 2016/8113 Karar

''... Sanık hakkında mağdure ...'e yönelik çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından (birer kez) kurulan hükümlerin temyiz incelenmesine gelince;

Olayın uzun süre sonra şikayete konu edilmesi, dosya içerisinde bulunan mağdurenin anlatımına ilişkin görüntü kaydının incelenmesinde ifadesinin yönlendirilerek alındığının anlaşılması,suçun tüm unsurlarının  tespite elverişli içerikten yoksun olması, sanığın aşamalarda suçlamayı kabul etmemesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, atılı suçları işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 01/12/2016 gün, 2016/4296 Esas, 2016/8183 Karar

Sanık E. hakkında, mağdurenin aşamalardaki çelişkili beyanları nedeniyle beraat,

''... Sanık H. hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinden;... ONANMASINA,

Sanık H. hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;... DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Sanık E. hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelenmesine gelince;

Sanığın aşamalarda atılı suçları işlemediğine yönelik savunması, tanık E.'nun mahkeme beyanı ile tüm dosya kapsamına göre, mağdurenin hiçbir delille desteklenmeyen aşamalardaki soyut ve çelişkili beyanları dışında sanığın atılı suçları işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından, beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 28/11/2016 gün, 2016/5336 Esas, 2016/8101 Karar

Adli Tıp Raporuna göre mağdurun ifadelerine güvenilirlik

Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 09.02.2012 tarihli raporunda orta ile hafif derece sınırında zeka geriliği bulunup vereceği ifadelere ancak ana hatları ile ve kuvvetli delillerle desteklendiği takdirde itibar edilebileceği belirtilen mağdurenin aşamalarda değişen, çelişkili beyanları ile diğer sanıkların duyuma dayalı anlatımları dışında delil bulunmaması nedeniyle beraat,

''... Sanıklar V. ile M. haklarında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar G., İ. ve suça sürüklenen çocuk E. haklarında aynı suçtan verilen beraat kararlarının incelenmesinde;

Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, beraati  ve sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık V., sanıklar  M. ve V. müdafileri ile katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanıklar V. ve M. haklarında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar G., İ. ile suça sürüklenen çocuk Emre haklarında aynı suçtan verilen beraat kararlarının ONANMASINA,

Sanık H. hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;

Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 09.02.2012 tarihli raporunda orta ile hafif derece sınırında zeka geriliği bulunup vereceği ifadelere ancak ana hatları ile ve kuvvetli delillerle desteklendiği takdirde itibar edilebileceği belirtilen mağdurenin aşamalarda değişen, çelişkili beyanları ile sanıklar V. ve M.'nın duyuma dayalı anlatımları dışında, sanık H.'in mağdureyle ilişkiye girmek suretiyle üzerine atılı suçu işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşıldığından, beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

 

14. CD. 28/11/2016 gün, 2016/10662 Esas, 2016/8083 Karar

Çelişkili anlatımlar nedeniyle beraat,

 ''... Mağdurenin aşamalarda değişen çelişkili anlatımları, bu beyanları destekleyen somut bir delil bulunmaması,  sanığın inkara yönelik savunması ve tüm dosya içeriği nazara alındığında, atılı suçu işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından, beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14.CD. 24/11/2016 gün, 2016/11872 Esas, 2016/8059 karar

Mağdurun kaçırılmasına ilişkin olarak azmettirme konusunda delil bulunmaması,

''... Sanık M.K.  hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;

Mağdur beyanı, sanığın inkara yönelik istikrarlı savunması, diğer sanıklar S.,  S. ile H.H'in aşamalardaki çelişkili ifadeleri, tanık Bülent'in beyanları ile tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanık M. Kemal'in aralarında uzun yıllardır devam eden taşınmaz davası ile ilgili olarak mağdurun  kaçırılması hususunda diğer sanıkları azmettirdiği hususunda soyut iddia dışında cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, müsnet suçtan beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 28/2/2017 gün, 2016/10014 Esas, 2017/1018 Karar

Oral yönden ilişki kanunun aradığı anlamda cinsel ilişki değildir.

Sanık A. hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan  kurulan hükmün incelenmesinde;

Dosya içeriğine göre, sanık A.'in cinsel organını suç tarihinde onbeş yaşından büyük olan mağdurenin ağzına sokması şeklindeki eyleminin kanunun aradığı anlamda cinsel ilişki kapsamında bulunmadığı düşünülmeden atılı suçtan beraati yerine eylemi reşit olmayanla cinsel ilişki kabul edilerek şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi,

Sanık B. hakkında fuhuş suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;

  Dosya içeriğine göre, sanık B.'ın üzerine atılı suçu işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek beraatine karar verilmesi yerine delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı...''

 14. CD. 24/11/2016 gün, 2016/8126 Esas 2016/8015 Karar

Olayın ortaya çıkış şekline göre aralarında geçimsizlik bulunan mağdure ile tanığın soyut beyanları dışında delil bulunmaması nedeniyle sanığın beraatine,

Sanığın suçlamayı kabul etmediğine yönelik savunması, olayın ortaya çıkış şekli, zaman ve tüm dosya içeriğine göre, sanıkla aralarında geçimsizlik bulunan mağdure ile tanığın soyut ve çelişkili beyanları dışında atılı suçu işlediği hususunda cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşılmadığından, beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 22/11/2016 gün, 2016/9159 Esas, 2016/7958 Karar

Mağdurenin yaşı, sanığın uzun süre sonra mağdura gösterilmesi, teşhisteki güçlük, teşhis biçimi nedeniyle sanığın beraati,

''... Olay  saati, dokuz yaşındaki mağdurenin daha önce sanığı tanımıyor olması, uzun süre sonra bulunarak mağdura gösterilen sanığın teşhisindeki güçlük, mağdurenin yaşı, teşhis biçimi ve dosya içeriğine göre mahkumiyete yeterli,her türlü şüpheden uzak, kesin inandırıcı delil elde edilemediği gözetilip şüphe sanık lehine değerlendirilerek beraatine karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 21/11/2016 gün, 2016/5175 Esas, 2016/7921 Karar

Mağdurun ilk beyanında sanığın bir sene öncesinde gerçekleştirdiği nitelikli cinsel saldırıdan bahsetmemesi,

''... Tüm dosya içeriğinden, hafif derecede zeka geriliği bulunan mağdurun 22.04.2012 günlü eylemle ilgili olarak alınan aynı tarihli ilk beyanında sanık tarafından bir yıl önce gerçekleştirildiğini iddia ettiği nitelikli cinsel saldırılardan hiç bahsetmemesi, yaklaşık dört gün sonra  kendiliğinden emniyete gelerek söz konusu iki olayı aktarması ve zorla gerçekleştirildiğini anlattığı bu iki eyleme ilişkin daha öncesinde de herhangi bir şikayet ve müracaatının olmaması, sanığın aşamalarda söz konusu suçlamaları kabul etmemesi, 22.04.2012 günü ise yolda gördüğü mağduru evine götüreceğini söyleyerek motosikletinin arkasına oturtan sanığın, ilçe merkezinden uzaklaşıp Ozanca köyü yoluna doğru ilerlediği sırada mağdurun bacaklarını okşadığı, durumdan rahatsız olan mağdurun ayaklarındaki terlikleri düşürerek almak istediğini söyleyip sanığın motosikleti durdurmasını sağladıktan sonra tekrar motosiklete binmediği, sanığın da olay yerinden uzaklaştığı anlaşılmakla, sanığın, mağdurun 2011 yılında iki kez gerçekleştiğini iddia ettiği nitelikli cinsel saldırı eylemlerinden ötürü mahkumiyetine yeter her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek yüklenen  suçlardan beraatine karar verilmesi, 22.04.2012  tarihli eylemin ise basit cinsel saldırı boyutunda kalıp anılan suçun soruşturma ve kovuşturmasının şikayete tabi olması, mağdur ile vasisi olan ablasının ise 24.04.2012 tarihli kolluk beyanlarında sanıktan şikayetçi olmadıklarını açıkça belirtmeleri karşısında sanık hakkında 22.04.2012  tarihinde gerçekleşen basit cinsel saldırı suçundan dolayı şikayet yokluğu nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı,...''

14. CD. 2/11/2016 gün, 2016/7757 Esas, 2016/7559 Karar

Suçun işlendiği zaman dilimiyle sınırlı olarak  mağdurenin hareket etme olanağını kaldırması kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturmaz.

Adli raporda olgu bulunmaması nedeniyle cinsel istismar suçundan beraat,

''... Mağdure ile kardeşinin, annelerinin bilgisi ve talimatıyla akrabaları olan sanıkla annesi F.'nın  yaşadıkları eve gitmelerinin ardından bu evde bulundukları sırada sanığın mağdureye yönelik cinsel istismar eyleminde bulunduğu anlaşıldığından, mevcut haliyle mağdurenin, ailesinin isteği dahilinde olayın meydana geldiği evde kalıp sanığın, mağdurenin evde olmasını sağlamaya yönelik ayrıca bir fiilinin bulunmaması ve suçun işlendiği süreyle sınırlı bir zaman dilimi içerisinde mağdurenin hareket etme olanağının  ortadan kaldırılmasının cinsel istismar suçunun  unsuru olduğu nazara alınarak sanığın kanuni unsurları itibariyle oluşmayan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraatine  karar verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmedilmesi,

Sanık hakkında çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;...

Ancak,

Mağdure aşamalarındaki beyanlarında sanığın parmağını vajinasına soktuğunu, daha sonra tuvalete gittiğinde cinsel organında kanama olduğunu fark ettiğini belirtmiş ise de,  düzenlenen adli raporda, vajinal bölgede ve hymende  herhangi bir darp cebir izi, bozulma veya yırtık bulunmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın atılı suçu organ sokmak suretiyle işlediğine dair cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ve mevcut haliyle çocuğun basit  cinsel istismarı suçundan mahkumiyeti gerektiği gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan hüküm kurulması, Kanuna aykırı,...''

Kaynakça

YELDAN, Didem/ TANERİ, Gökhan/ Cinsel Suçlarda Beraat, Ankara, Seçkin Yayınevi

ÇALIŞKAN, Suat Ceza Yargılamasında Beraat Kararı, Ankara, Adalet Yayınevi

KOCAOĞLU, Sinan Yargı Kararları Işığında Cinsel Dokunmazlığa Karşı Suçlar, Ankara, Yetkin Yayınevi


Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Nusret Çetin' e aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Avukat Nusret Çetin - Sorularınız için: Avukata Sor sayfasını ziyaret ediniz.